|
MERHABA
İbrahim Baytak
SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ
Demokrasinin yerleşmesi ve gelişmesi için toplumun örgütlü olmasında büyük yarar
var. Ancak bu haklar tırnaklarla kazıyarak ve mücadeleler sonucu elde edilirse kıymeti
bilinir, korunur, geri alınmasına izin verilmez.
Küçük sanatkarların meslek dallarında önceden dernekleri vardı. Bu denekler ayni
mesleği yapan bir kısım esnafın bir araya gelmesi ile kurulmuştu. Üyeler
derneklerine sahip çıkıyorlardı. Bu derneklere o mesleği yapan herkesin üye olma
zorunluluğu yoktu.
Sonradan yasa ile bu dernekler "ODA"ya dönüştürüldüler. Herkes yaptığı
iş ile ilgili odaya üye olmaya zorunluluğu getirildi. Odaya kaydını yaptırmayanlara
o mesleği yapma hakkı ve işyeri açma ruhsatı verilmiyordu artık. Ayni mesleği
yapanların örgütlenmesi, birbirleri ile dayanışması demekti. Ortak sorunlarının
çözümü, işleri geliştirmesi, ihtiyaçlarının karşılanması artık örgütleri
vasıtası ile olacaktı. Hatta değişik esnaf odaları ortak sorunları için birbiri
ile dayanışma içinde olurlarsa çok daha güçlü olabileceklerdi. Siyasi iktidarlara
taleplerini daha kolay duyurabilirlerdi. Örgütlü olmak her bakımdan yararlı idi.
Böylece eskiden dernek olan kuruluşlar oda olarak yeniden örgütlendiler. Terziler
odası, demirciler odası, berberler odası, şoförler odası, fırıncılar odası gibi.
Odaların yönetimine büyük çoğunlukla eski dernek başkanları seçildiler. Birçok
odanın yönetiminde belki 30 yıldır hala ayni kişiler bulunmakta.
Ne yazık ki odalar işlevlerini yerine getiremediler. Üyeleri için hemen hiçbir
yararlı hizmet yapamadıkları gibi bir çok oda yöneticisi bu görevi siyasi olarak
kullandı. Yönetime gelen kişilerin büyük çoğunluğu kısa sürede işlerini
büyüttü. Zengin oldular. Odaların yönetimlerine kendi yandaşlarının gelmesini
sağlayan özellikle sağ partiler uzun yıllar esnafın oyunu aldılar. Küçük esnaf
yöneticilerini uzun yıllar siyasetin üst kademelerine kadar taşıdıkları halde hiç
faydasını göremediler. Bunun yanında birçok oda yöneticileri sağ iktidarlar
zamanında devlet olanaklarından büyük oranda yararlandılar.
Yasa gereği odaya üye olan, aidatını ödeyen, her işi düştüğünde ayrıca ek
ücret alınan ama hiçbir faydasını göremeyen küçük esnaflar odanın ve
örgütlenmenin lüzumlu olduğuna hiç inanmadılar. Örgütler ile üyelerin bağları
koptu. Üyeler zorunlu olmadıkça odalarına bile gitmediler. Toplantılarına,
kongrelerine katılmadılar. İçleri boşalan tabanlarını kaybeden odalar güçsüz
kaldı. Ancak parasal ve siyasal rant devam etti. Bu nedenle, sırf parasal ve siyasal
çıkarlar için yönetimi ele geçirmek isteyenler nedeniyle oda kongreleri bir avuç
kişinin kavgası ile geçmeğe başladı.
Şimdi esnafların büyük çoğunluğu odaların yararlı olduğuna inanmıyor.
Yöneticilerine güvenmiyor. Yasal zorunluluk nedeniyle üyeliğini devam ettiriyor.
Hiçbir üye örgütüne sahip çıkmayı, yönetimleri üyeleri için bir şeyler yapmak
için zorlamayı aklına getirmiyor veya elini kimse taşın altına koymak istemiyor.
Belki de "kimi seçersek seçelim bir şey değişmez" diye düşünüyor.
Örgütlü olmanın yararını anlayamıyor.
Bunun en büyük nedeni "örgütlenmenin mücadeleler sonucu kazanılmamış
olması." Bu gün artık örgütlü olmanın yararlarını, örgütsel mücadelenin
nasıl olması gerektiğini, örgütlü olarak hareket etmeden hiçbir hakkın elde
edilemeyeceğini anlamaya başladık. 20, 30 veya 40 yıldır dernek, oda başkanı olarak
seçildiği halde üyelerine hiçbir faydası olmayan, sadece kendi küpünü dolduran,
kendine siyasi çıkar sağlayan yöneticiler artık ya istifa etmek zorunda kalıyor veya
değiştiriliyorlar.
YÖNETİCİLERİN İYİ VEYA KÖTÜ OLDUĞU, YÖNETİMDE NE KADAR UZUN KALDIĞINA VEYA
DEFALARCA SEÇİLMESİNE BAKILARAK DEĞİL, GÖREVDE OLDUĞU SÜRE İÇERİSİNDE
ÜYELERİ İÇİN NE YAPTIĞINA BAKILARAK ÖLÇÜLDÜĞÜNDE SİYASAL VEYA TOPLUMSAL
BİRÇOK SORUN KOLAYLIKLA ÇÖZÜLECEKTİR..
|
YANIKOĞLU II
HİZMETİNİZDE
YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI
(Eski Mavi Market)
ismetbaytak@hotmail.com
bergamakuzeyege@hotmail.com
|