kuzeyege

Site İndeksi

MERHABA

İbrahim Baytak

BELEDİYE
BAŞKANI

Vatandaş diyor ki;
"Kimse mazeret dinlemez", "Madem yaparım dedi aday oldu, biz de ona inandık ve seçtik, öyleyse verdiği sözleri yerine getirsin. Yapamıyorsa, 'Yapamıyorum' desin çekip gitsin". Suç, kusur, kabahat, günah kimde olursa olsun biz sonuca bakarız. Eğer dediklerinin hiç birini yapmamışsa o zaman "beceremiyor" deriz.
Derdimizi anlatmak için başkana ulaşamıyor, randevulu bile gitsek kapısında saatlerce bekliyor, görüştüğümüzde derdimizi anlatamıyor üstelik azar işitiyorsak, geldiğimize geleceğimize pişman oluyorsak başkana nasıl inanıp güvenebiliriz? Onun için nasıl iyi diyebiliriz?
Müteahhitlik yaparken 2 yılı aşkın süre ruhsat alamasa bu nedenle proje çizemese, inşaat yapamasa belediye başkanı hakkında ne düşürdü? ne söylerdi? Arsasına ev yapmak isteyen, ancak Belediyeden 2 yılı aşkın süre ruhsat alamayan vatandaş Belediye başkanı hakkında ne düşünür ne söyler?
NİKE dergisinde ne yazarsa yazsın, yaptıklarını, yapacaklarını isterse sayfalara sığdıramasın başkana nasıl inanıp güvenelim? Başkanı birileri en sert şekilde eleştirdiğinde, "bir daha aday dahi olamaz, aday olsa da kesinlikle seçilemez" dediğinde etrafınızda başkanı savunan bir tek vatandaş çıktığını görüyor musunuz? "
"Yine vatandaş diyor ki; Bergama' ya ve bizlere yazık oluyor. Sayın Başkanımız lütfen büyük projelerden vazgeçsin. Kültür sarayından, yeni garajdan, modern çok katlı Pazar yerinden, modern mezbahadan, vazgeçsin. Aslını astarını iyice araştırmadan, emlak vergisi, çöp vergisi, su parası v.b. ödemedin diye sarı zarf göndermekten vazgeçsin. Belediye hizmetlerinin kamu hizmeti olduğunu, kar amacı güdülemeyeceğini, belediyenin şirket gibi yönetilemeyeceğini unutmasın. Yapacak gücü yoksa hiçbir yeri yıkmasın.
Madem para yok, büyük işler peşinden koşup zaman ve para israf edeceğine az para ile yapılacak işleri yapsın. Fevzi paşa mahallesindeki çöplüğü kaldırsın. Yıktığı düğün salonu yerine prefabrik de olsa bir yer yapsın. Vatandaş düğün yapacak salon bulamıyor. Sinema tiyatro için söz vermişti böylece bu sözünü de yerine getirmiş olur.
Seçtiği yerlere Pazar yeri olmaz. Önce esnaf gitmez. Esnaf gitse vatandaş gitmez. Bırak paran oluncaya kadar Pazar yeri yine böyle kalsın. Pazar esnafından, vatandaştan para alacağım diye gırtlağını sıkmaktan da vazgeç. Normal bir bedel belirle. Devlet göndermiyorsa, gönderdiğinin bir kısmını kesiyorsa vatandaşın suçu ne? Devletin göndermediği ödeneği vatandaştan almağa kalkma. Otopark parasını mademki 2 milyara çıkardın, belki önümüzdeki yıl 3 milyar yaparsın, o zaman hiç olmazsa şehir merkezine göstermelik de olsa bir otopark yap. Boş arsaya araba koydurup "otopark yaptım" diye övünülmez.
Biraz personelinle ilgilen. Ara sıra yanlarına git, hatırlarını sor, çaylarını iç. Bazen yoğun çalışmalar sonunda ödüllendir. Sadece amir gibi davranma. İkide bir yerlerini değiştirme Personel hangi görevi ne zaman ve nasıl yapacağını bilsin, işinde uzmanlaşsın. Onlarla diyalog kur, dostça, arkadaşça yaklaş. Bir sorunları, dertleri var mı ilgilen. Göreve geldiğinden bu yana kaç danışman değiştirdin. "Suç onlarda" desen de o göreve onları kendin getirmiştin. Kimseyle neden anlaşamıyorsun bir düşün.
Söz verdiğin gibi referandum yap. Sonucuna göre hareket et. Görevden ayrılsan inan üzülenler bir elin parmağından fazla olmayacak."
Vatandaş böyle düşünüyor, bir çok yerde böyle konuşuyor. Ben duyduklarımı yazdım. Eğer bunlar doğru değil diyorsa başkanımız yalansız dolansız bir kamuoyu araştırması yaptırabilir. Tekrar mahallelerde kahve toplantıları yapabilir. Referandum yaptırabilir. Böylece vatandaşın ne düşündüğünü öğrenebilir.



9 EKİM 2001 SAYI: 427