|
İZMİR'E
HOMEROS HEYKELİ
Recai ŞEYHOĞLU
Yüzlerce,binlerce yıl önce KYME'deki HORMONİA TAPINAĞI'nda Büyük Soterio ve Rhomaia
Şenlikleri düzenlenirdi.
Kyme'de Apelles, Maion ve Dios adlı üç kardeş yaşamaktaydı. Apelles Kyme'de ölürken
kızı Kritheis'i bakılmak üzere Maion'a teslim etti.
Kritheis, akarsu perileri kadar güzel bir kızdı. Maion,kızın güzelliğinden ve delişmenliğinden
çok etkilendi. Dayanamayarak bir gün Kritheis'i iğfal etti.
Durumun ortaya çıkmasından çok korktuğu için hamile kalan İzmir'de öğretmenlik
yapan Femias ile evlendirdi.
İzmir'e yerleşen Kritheis, sık sık Meles çayına girer,yıkanırdı. Sonunda çocuğunu
da burada doğurdu. Erkek olan bebeğine Meles'de doğduğu için MELESİGENES adını
koydu.
Yıllar sonra Yunan kentlerini gezip destanlar yazacak olan HOMEROS'tur bu Melesigenes adlı
bebek.
Araştırmacı-yazar Yavuz Özmakas'ın "İzmir söylenceleri adlı kitabında yer
alan bu bilgileri okuduğumda kendi kendine sormuştum.
Bu denli önemli bir ozanın niçin İzmir'de bir heykeli yok? Bugüne değin düşünülmediyse
bu bir eksiklik değil miydi ? Ve de bu eksikliğin asıl sorumluları belediye başkanlarından
ziyade şairler değil miydi ?
1450'DE Jan Gütenberg'in bulduğu matbaayı ülkesine ancak 277 yıl sonra getirmiş İbrahim
Müteferrika'nın ülkesinde (Osmanlı Teokratik Monarşisinde) yenilikler ne denli büyük
bir hızla yaşama geçiriliyor idiyse, 78 yıllık Cumhuriyet yönetiminde de durum bir
önceki yönetimden pek farklı değil anlaşılan.
Düşünce tembelliğinden başka bir şey değil bu!.. En sağdakinden en soldakine değin
yurttaşımız (yada kullarımız) proje üretemiyor. Gerçek bu!
Siyasiler akıl erdiremiyorlar diyelim.
Özellikle şairler neden akıl edemez "İzmir'e Homeros Heykeli Dikilmeli" düşüncesini,
bilemiyorum. Şairlerimiz de mi uyuyor yoksa?
Bu önerimi ilk kez Gazete EGE' de dillendirdiğimde etkisi büyük olur diye düşünmüştüm.
Yanılmışım.
2000 yılında Yeni Asır'ın POTA köşesinde yeniden dile getirdiğimde ise gene şair
arkadaşlardan ses gelmemişti.
Umutsuzluğa kapılmıştım.
Hatta, " Sadece şiir yazıyorlar. Gazete,dergi falan da alıp okumuyorlar anlaşılan!"
diye düşünür olmuştum. Öyle ya, 1000 basılan şiir kitapları 3000 civarında şairi
olan bir ülkede tüketilemiyor.
Nasıl değerlendirirsiniz bunu?
Ses veren sadece Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy olmuştu.
Beni çağırmış, konuşmuştu.
Hatta bir saat Buca'da heykelin dikileceği bir yer aramıştık. 2000 yılında İzmir
5000 yaşına girmişti.
Benim de niyetim; Homeros Heykeli İzmir'e, İzmir'in beşbininci yaşında dikilsindi. Doğum
günü armağanı!..
Bir daha da görüşemedik vefabilir Cemil Şeboy'la. N' oldu, ondan da haberim yok.
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina Kültür Sanat hizmetlerine önem veren
biri.
Basın danışmanının bir şair oluşundan anlıyorum bunu.
Ama 2000 yılında Sayın Piriştina'dan da bir ses çıkmadı.
Her ne kadar " Yapacağız, edeceğiz..." gibi sözler ettiyse de..
Sonuç: 2000 yılı bitti.
Şimdi İzmir 5001 yaşında.
Cumhuriyeti kutlama törenleri onuncu, elinci ve yetmişbeşinci yıllarda bir hayli görkemli
geçti.
Tarihlerin önemi var da ondan!
2000 yılının önemi de bundandı. Çünkü İzmir 5000 yaşına girmişti.
Elli, yüz beşyüz yıl sonra bizden sonrakilere bir miras olacaktı bu girişim.
Olmadı.
Ey Belediye Başkanları, ey şairler, ey valiler, gelin 2001 yılında İzmir'e Homeros
Heykeli'ni dikelim!..
Olmuşken, Meles'in kıyısına..
İyi olmaz mı?
|
YANIKOĞLU II
HİZMETİNİZDE
YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI
(Eski Mavi Market)
ismetbaytak@hotmail.com
bergamakuzeyege@hotmail.com
|