|
MUSA,
BERGAMA KÖYLÜLERİNİN
"ŞAFAK EYLEMİ"NDE (Musa Ağacık)
"Eyrigold" yeni adıyla Normandy şirketinin madende siyanur yöntemiyle deneme
altın üretimine başlaması üzerine köylülerin "şafak vakti" madene el
koyacakları haberini alınca gece uçakla İzmir'e, ordan da Çanakkale otobüsüne binip
Bergama yol ayrımında indim. Ürkütücü ve heyecan veren zifiri karanlıkta bir hayli
yürüdükten sonra çalılıklar arasına gizlenmiş bir taksiyle Bergama'ya gittim.
Biraz sonra taksi şoförü "Köylülerin harekete geçtiğini" bildirdi.
Birlikte Çamköy'e gittik, jandarma bırakmadı. Bu kez zeytinlikler arasında yürüyerek
tepeye tırmandım. Şafak vaktı tepeye vardığımda Bergama Köylüsünün, yargı
kararlarını hiçe sayan hükümeti, gaflet uykusundan uyandırmak için harekete geçtiğine
tanık oldum. "Kuvai Milliye Ruhu"na yeniden ihtiyaç duyan bir kısım sevgili
okurlar:
(Eyleme giderken)
-Taksi şöförü olarak altın madenine sözünüz nedir?
-Altın madenine karşıyım. Çünkü altının çıkartılmasında kullanılan siyanür
bölgemizin ölüm fermanıdır. Doğanın yaşamından yana olduğumuz için siyanürlü
üretimin karşısındayız.
-Bergamalı köylülerin, madende çalışmak için kuyruğa girdikleri savı peki?
-Hepsi yalan. Eyrigoldçular 80 kişilik bir ihtiyaç için 11 bin başvuru formu dağıttılar
ki , Ankara'dakilerin gözlerini boyasınlar. Ve boyamayı da başardılar.
- İftar yemeği peki?
-İftar yemeğinin Bergamalı Köylüler'le bir ilgisi yok. O iftar yemekleri kuyruğuna
Bergamalılar girdi maalesef. Aslında o kuyruğa girenler kendi şereflerini de sattılar
bir bakıma.
(Eylem anında)
- Siz arkadaş?
-Çamköy'den Mehmet Öner.
-Altın üretimine karşı çıkarak Türkiye'nin kalkınmasına engel olduğunuz, söyleniyor
ne dersiniz?
-Yalan. Bu siyanürcü şirketin duyduğumuz kadarıyla Afrika'da da maden işletmeciliği
var. Eğer maden işletmeciliği iddia edildiği gibi ülkenin kalkınmasına yararı
olsaydı, öncelikle zengin altın, elmas, platin madenlerine sahip olan Afrika'ya yararı
olurdu!
- Siz Baba?
-Çamköy'den Mustafa Ertuğrul, yaş 74.
-Baba saat kaçtan beri buradasınız?
-Saat sabahın beşinden beri buradan altın madenine geleni, gideni gözetliyoruz.
-Eyrigold'un adını değiştirmesine sözünüz?
-Adı "Ordi" de olsa "Nordi"de olsa ben de "kordi" olacağım.
Benzin alacağıdım, alamadım. Benzin aydan aya zam geliyor. Urgan aldım. Onunla
kendimi asacağım!
- Neden?
- Senanürle ölmektense çeke çeke. Yok doktora git, çoluk-çocuk hastalandı para
yok.. Emekliliğim yok, sigortam yok.. Dedem ve amcam Çanakkale'de şehit oldular. Babam
tek kolunu kaybetti ve 8 nüfus besledi. Dedemler Çanakkale'de şehit oluyorlar gavur
kovacağım diye. Şimdi bizimkiler gavuru yerleştirdiler buraya. Bak asker köylüyü geçirmiyor
yoldan!
-Peki Çamköy'den siyanürcülere tarla satanlar ne oluyor?
-Bilmiyorduk. Siyanürün ne olduğunu kimse bilmiyordu ki! Sonradan öğrenildi.
- Binbaşı Murat Öztürk: Arkadaşlar, yaptığınız toplantı 2911 sayılı gösteri yürüyüşleri
yasasına aykırıdır. Dağılmazsanız zor kullanmak zorunda kalacağız!
-Bergama Çevre Yürütme Kurulu Sözcüsü Oktay Konyar: Arkadaşlar, bizi dağıtmak için
silah kullanacaklar, kullansınlar mı?
-Bir teğmen: Arkadaşlar, siz bizim vatandaşlarımızsınız. Size vurmak istemiyoruz.
- Köylüler: Siz de bizim askerlerimizsiniz. Peki bizi niye dağıtıyorsunuz?
-Teğmen: Biz aldığımız emri uyguluyoruz. Ve buna da mecburuz...
-Köylüler: Peki niye bizi dövüyorsunuz?
-Teğmen: Bu hükümetin işi. Bize emir veriyorlar.
-Köylüler: Seyanürcü Eyrigold'un yanında yer almanız onurunuza dokunmuyor mu?
-Teğmen: Bu siyasi bir kunu, hükümeti ilgilendirir. Biz sadece aldığımız emirleri
uygularız.
-Köylüler: Yüzbaşı Şahsenem Ana'ya küfretti...
-Gözü yaşlı teğmen: Arkadaşlar, ben de siyanüre karşıyım!. (Köylüler sakinleşiyor)
-Binbaşı Marat Öztürk: Arkadaşlar sizi son kez uyarıyorum, dağılmazsanız zor
kullanacağım! (Tam o arada Bergama Belediyesi'nin itfaiye aracı köylülere tazyikli su
sıkınca yuh sesleri arasında taş yağmuru başladı)
-Oktay Konyar: Taş atmayın, şiddet yok...
- Jandarmalar: Arkadaşlar, biz de farklı insanlar değiliz. Bu toplumun çocuklarıyız.
-Köylüler: Öyleyse neden bize silah çekip, coplayıp su sıkıyorsunuz?
- Ana adınız nedir?
-Adımı netcen? 71'de Başbakan Demirel 68'li üç gencin kanına girmeseydi bu işler başımıza
gelmezdi!
- Neden ana?
- Vatanımız o gün satıldı da ondan evladım! Bak jandarma elime cop vurdu, elimi
kanattı.
- Jandarma: Siz de benim belime taş attınız...
-Eyrigold'un safında yer alırsan beline daha çok taş yersin!
- Köylüler, Musa Bey, aslında biz yanlış yaptık!
- Nasıl?
- Bize su sıkan Bergama Belediyesi'nin itfaiye aracını yakacaktık!...
-Oktay Konyar ile yaşlılar: Arkadaşlar halkın malına zarar vermek doğru değil. Biz
eylemimizi bugüne kadar yasal sınırlar içinde yaptık. Bundan sonra da yasalara bağlı
kalacağız.
- Köylüler: Peki DSP'li Bergama Belediyesi'nin halkın parasıyla alınan aracı halka
karşı kullanması doğru mu?
-Konyar: Herşeyin bir zamanı var. Yasal sınırlar içerisinde ve demokratik halkalırımızı
kullanarak Bergama Belediyesi'nin de hakkından geleceğiz, merak etmeyin.
- İRFAN KESKİN
- İrfan Bey, eylem in şiddete dönüşmemesi için çok çaba harcadınız. Şimdi
kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
- Amaç orada gerek askerlere , gerek halka canı yanmadan, kan dökülmeden eylemin yasal
çerçevede bitirilmesiydi. Sanırım bunu da büyük oranda başardık. (Eylemden sonra)
- Oktay Konyar, eylemden sonra Bergama mköylerini tek tek gezerek, köylülere gösterdikleri
kararlılıktan dolayı teşekkür etti.
|
YANIKOĞLU II
HİZMETİNİZDE
YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI
(Eski Mavi Market)
ismetbaytak@hotmail.com
bergamakuzeyege@hotmail.com
|