baslik1.jpg (7323 bytes)      

market2.gif (15838 bytes)


4 HAZİRAN 2001      SAYI: 409

baslik2.jpg (10108 bytes)

 Site İndeksi

Haberler

Köse yazıları

Politika kazanı

Kunye

Resmi telefonlar

Biraz Gülelim


GÖZLEM

kaya.jpg (2578 bytes)

Ali Kaya


5 Haziran Dünya Çevre Gününde

EUROGOLD'UN
NORMANDY'A ÇIKARTMASI


Beyaz kirlendi, mavi morardı, yeşil yok oluyor. Bakan gözler bir şeyin gerçek rengini seçemez oldu, yazık!.. Aymazlığımızdan bir türlü kurtulamadık, ayılamadık... Bir gün, kirecin beyazlığına, gökyüzünün maviliğine, bir dalın yeşilliğine hasret kalacak çocuklarımız, özlem duyacak!..
Onlara hep; para, pul, mal mülk, tükenmeyen bir servet devretmeyi düşündük de; güzelim bir dünya bırakmayı hiç düşünemedik nedense!.. Cenneti hep öbür tarafta aradık. Nerede bir avuç yeşillik, bir tutam güzellik görsek "cennet gibi" benzetmesiyle özlem duyduk içimizdeki hasrete....
Çevre hızla kirleniyor dostlarım!.. Binlerce yıllık ata mirası doğal güzelliklerimiz yok oluyor... Gözlerimizin önünde, göz göre göre oluyor bütün bunlar!.. Tüm uyarılara, tüm yazılıp çizilenlere, panellere, açık oturumlara karşın dünyamız tükenmeye devam ediyor...
Nasıl ki; güzel düşüncelerimiz her gün biraz daha törpüleniyor, köreltiliyorsa... Yüreğimizdeki sıcaklık soğuyor, sevgi zincirinin halkaları gederek birer birer kopuyorsa... Kısacası, insanlık değerlerimizi yitirmeye başlamışsak!..
Doğal güzelliklerimiz, on bin yıllık birikimlerimiz de yok olup gidiyor ne yazık ki!.. Ne kuşlar eskisi gibi ötüyor dalında, ne de berrak sularda dans ediyor balıklar. Her ikisinin de kesmişiz cezasını.. "yaz kızım" diyen yargıcın sözüne uyup; ömür boyu hapis demişiz ve birini tel kafese koymuşuz, öbürünü de cam kavanoza..
Sular azaldı, dereler kurudu, göller bataklığa, nehirler derelere döndü sayemizde!.. Yağmayan yağmuru bile dualarla yağdırmaya çalışıyoruz ne acı!..
Dünyayı kirleterek ekolojik dengeyi bozan hatta yok edenler bir başka gezegenden gelmediler dünyamıza.. Ne yapılmışsa kötülükten yana hepsi bizim eserimiz, bizim marifetimiz(!) Tüm güzellikler birer birer tükeniyor sayemizde...
Tıpkı yüreğimiz gibi kararttık bilmem kaç bin yıllık o güzelim dünyamızı!. Çocuklarımızdan ödünç aldığımız ata mirası, yaşanılası bu dünyayı, yarın çocuklarımıza kirleterek devrederken, içimiz eğilmeyecek, yüzümüz kızarmayacak mı acaba?..
Bin yılda yapılmadı şu son elli yılda yapılanlar... Ekolojik denge bozuldu.. Sular bile önce azaldı (dikkatlerimizi çekti) oralı olmadık hiç, sonra kurudu. Yağarsa da yağmur deli-dolu yağıyor bakın.. Aksa da sular azgın akıyor. Dereler, ırmak oluyor. Azgınlaşan sular yollara çıktı sel götürüyor ortalığı.. Çamur yağıyor gökyüzünden üstemize çamur...
Daha neler yağacak üstümüze, neler... Ona sıra gelmedi henüz çok değil kucağımızdaki bebek okula giderken yarın siyanür yağacak yağmur yerine.. İstedikleri şekilde depolasınlar atıklarını. Burası deprem bölgesi. Bir yolunu bulup çıkacaklar deposundan .. Sıcak sular binlerce metre derinlikten bir yol bulup da nasıl çıkıyorsa yeryüzüne, sizin beton depolarımızdan da çıkacaktır siyanürlü atıklarımız. Havaya toprağa, akarsularla denize kadar ulaşacak. Tabağınızdaki balıkla sofranıza, önünüze gelecek... İçtiğiniz iki kadeh rakı bile öldüremeyecek midenize inen siyanürü...
Boşuna değil Bergama köylülerinin siyanürcülere karşı 10 yıllık direnişi. Zaten kirlenmiş dünyamıza bir kocaman çivi daha çalıp daha da kirletmeye gelenlerin; kirlenmenin de ötesinde zehirlemeye gelenlerin, geldikleri gibi gitmeleri için direnmeleri boşuna değil... 17 Köy Muhtarının Cumhurbaşkanlığı yüksek katına, son çare olarak bir dilekçeyle arzu hallerini arz etmeye çalışmaları boşuna değil elbette..
Eurogold'un ad değiştirerek gerçekleştirmeye çalıştıkları Normandy'a çıkartmasına karşı yollara dökülüp ulaşımı durdurmaları boşuna değil.. Dikkatleri çekebilmek için akla gelmedik eylem planları gerçekleştirdi Bergamalı zaman geç olmadan, yarınlarda "eyvah" dememek için yapıldı bütün bunlar...
Ne yapsan duymuyor Ankara.. Bağır bağır bağır!.. Duymuyor Ankara.. Ankara'nın kulakları sağır!.. Savaşta bizim olan bu vatan, nasıl oluyor da barışta başkalarının oluyor anlamış değilim hala..
Adamlar kafalarına koymuşlar bir kere memleketin altını da üstüne de satılığa çıkarmışlar. Günü kurtarmaya çalışıyorlar, çok yazık!...Yarın çocuklarımızın yüzünü bakarken hiç mi hiç utanmayacaklar mı emperyalizmin uzantılarıyla iş birliği yaptıklarına..
Diren Bergamalı'm diren.."Haklar verilmez, alınır" diyen ozanın sözünü doğrularcasına diren.. Senin haklılığını tarih yazacaktır elbette.. Ülkemizde yüzlerce yerdeki altın avcılarına direnmede öncüsün, örneksin sen.. Çekip gidecekler bir gün. Tıpkı Çanakkale Savaşlarında olduğu gibi gidecekler ve geride sadece boş konserve kutuları bırakarak gidecekler.
Hukukun üstünlüğü bir kez daha, burada da sağlanmış olacak. Gecenin en koyu karanlığı, şafak sökümüne en yakın saatlerdir unutma... Şafak sökümü yakındır, diren Bergamalı'm köylüm.. Efendi de sensin, bey de sensin... Çünkü bu toprakların gerçek sahibi sensin, üretensin, üretkensin.. Daha ne eylem planları var kafanda Kimbilir?..



YANIKOĞLU II

HİZMETİNİZDE

YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI

(Eski Mavi Market)

baytak.gif (9634 bytes)

 

ismetbaytak@hotmail.com

bergamakuzeyege@hotmail.com

 

 

berg-int.jpg (4556 bytes)

 

cizgi1.jpg (425 bytes) cizgi2.jpg (579 bytes) cizgi3.jpg (545 bytes)

HER SALI GÜNCELLENİR