|
ŞİİR
YARIŞMASINDA BERGAMA İKİNCİ OLDU
Milliyet Gazetesinin düzenlediği şiir yarışmasında, Bergama
Akif Ersezgin Anadolu Lisesi, 10. Sınıf öğrencisi ÖZGEN ERİŞ'in "GÖZLERİ GÖK
KİBELE" adlı şiiri ikinciliğe layık görüldü.
Milliyet Gazetesinin öğrenciler arasında düzenlemiş olduğu şiir yarışması 8 Mayıs
2001 Salı günü İzmir Sabancı Kültür Merkezinde yapılan ödül töreni ile
sahiplerini buldu.
Bergama Akif Ersezgin Anadolu Lisesi, X. Sınıf öğrencisi ÖZGEN ERİŞ'in "GÖZLERİ
GÖK KİBELE" adlı şiiri ikinciliğe layık görüldü.
Bu başarısından ötürü Özgen Eriş'e"
CD VİDEO PLAYER
75 Milyon TL Kipa Çeki
Kalem-Kitap Seti
Ve Plaket verildi.
Kuzey Ege Gazetesi olarak Bergama'ya onur kazandıran öğrencimizi bizde kutluyor, başarılarının
devamını diliyoruz.
Özgen Eriş
Milliyet Gazetesi
Şiir Yarışması
İkincilik Ödülü
GÖZLERİ GÖK KİBELE
Gözleri gök Kibele
Yer göğe kavuşmuş Mamurt Tepe'de
Diz çökmüş zaman
Taş kesilmiş dorukta
Durhasan yaylasında göçerlere
El sallıyor Eolyalı bir kadın
Madranın kar sularını yayıklayıp
Ölüm içiti kadehlerle
Gılgamışa sunuyor
At koşumlu arabalardan inen
Romalı beş senatöre
Meze olsun zıkkımın kökü
Taş yerinden oynayınca
Bozuldu tılsımı
Pessinus'ta yörük köylerinin
Bergama'dan geçen lejyonlar
Krezüsün peşi sıra
Saçkıvrız ekmişler çiğnedikleri yerlere
Yund Dağına yaslanan çepniler
Zeytin dallarını yakarak
Bazlama pişirmişler
Ve
Güneş tutsağı Alyates
Ellerinden kan damlayarak
Bengiye kalkmış karakeçili çobanlarla
Boğulakalmış Kaikos'tan geçerken
Yağcıbedirin Kibele duruşlu kızı
Yasa durmuş pamuk tarlaları
Günebakanlar hepten boyun eğmiş
Ve
Aramaya çıkmış Bergama taşını
Konar göçer turnalar
Buğday saçmış yol boyu
Akça kızın kınalanmış elleri
Sofrada depreşmiş bıçak
Niobe ağlamaktan çatlamış
Sipil üzerinde ebabiller
Kumruları önüne katmış
Ve
Kızıla boyalı iskan kanunu elinde
Ortakol müfettişi Ahmet Vefik Paşa
Anfitiyatroda tütsülüyor kurbanını
Akşam sefasının üzerinde
Ateş böceklerinin kanatları yanmış
Sarıkızın heykelini bedestene kaldırmışlar
Demeter'e öfke Granikos taşmış
Peynir gibi kesmişler kozak taşlarını
Sonunda Mustafa Kemal
Gelmiş Troya önlerine
Hektor'un öcünü almış
Uykuda şimdi herkes
Bundandır belki
ŞİİRİN AÇILIMI
Kibele, İlkçağ Anadolu'sunda bolluk ve bereket
simgesi Ana Tanrıçadır. Bergama Kapukaya'da Kibele'nin kutsal alanı bulunur, ayrıca Kınık
Yund Dağı Mamurt Tepesinde Kibele (Sibel) Tapınağı vardır. Kınık Mamurt Tepe'deki
Kibele yada Sibel Tapınağı granit taşından yapılmış ve bugün kesme taşlar, iri gövde
sütunlar halinde yıkılıp diz çökmüştür. Bu tapınağın karşısında Durhasan
Yaylası görülür; sürüler, davarlar, ağıllar ve yörük gelenekleri sanki dünden
bugüne el sallar gibidir.
İlk çağda bölgemize yani Kuzey Ege şeridine Eolya denirdi. Madra Dağına da ana tanrıça
diyarı anlamına Ma Adra adı konmuştu. Bu dağlarda yaşayan göçer halk esenlik
bulur, kar suları içerek Gılgamış gibi ölümsüzlük iksiri bulmuşa benzerlerdi.
Eskişehir yakındaki Pessinus'taki Kibele Taşı, bir meteoru andırıyordu. İşleri kötü
giden Romalılar. Bergama Krallığında bu taşı almayı düşündüler. Eski günlerine
kavuşmak için bu taşın tılsımından medet umuyorlardı. Bu amaçla Romalı 5 senatör
Bergama'ya geldi. Lejyon denilen paralı askerleri, Karun diye de anılan Lidya Kralı
Krezüs'ün ülkesini çiğneyerek Eskişehir'e vardırlar. Böylesi bir geçmişi olan
topraklarda sonradan yaşayan Çepniler, daha dirençli çıktı. Gerektiğinde zeytin
dallarını yakabildiler. Med Kralı Alyates'in M.Ö. 585'de güneş tutuldu diye savaşı
bırakmasının tersine Karakeçili ve Yağcıbedir aşiretleri Kurtuluş Savaşında hiç
umutlarını kesmediler ve bengiye kalkar gibi savaşa durdular.
Bugün Dikili'nin 8 köyü Yağcıbedir halkıdır. Aşiret beyinin kızı bir çobana gönül
vermişti.Küçümsediler. Aşiret kavgalı oldu.Oğlan tarafı Sındırgı'ya göçtü, Kız
Bergama burada kaldı. Bu olayın acısı hiç unutulmadı. Manisa yakınlarında Niobe
denilen ağlayan kaya vardır;çömelmiş bir insan gibi yaşın yaşın ağlar. Kibele
duruşlu bu ağlayan kaya Yağcıbedir'in yazgısını duyunca hüngür hüngür ağlamıştır.
Ebabil denilen kuşlar, Hz. Muhammed'in doğduğu yıl, Habeş ordularının Mekke'ye saldırdığı
anda, gökyüzünü kara bulutlar gibi kaplayıp ayaklarındaki kızgın tuğlaları
Ebrehe'nin askerleri üzerine bırakmışlardır. 1862 yılında iskan yasası çıkınca
göçerlerin de başına taş yağmıştır. Madra ve Yund Dağı yörükleri yerleşik
hayatı istemezler; onlar ateş böceği gibi uçar-konar olmak yanlısıyken bu yasa ile
kanatları yanmıştır.
İda diye bilinen Kaz Dağında Fatma Ana'nın kızı Sarıkız yaşamıştı. O bölgede
yaşayan aişretler, göçer geleneklerinin bırakılmasını bedesten denilen kapalı çarşıya
kilitlenmiş bir heykel gibi yorumlamışlardır. Bereket Tanrıçası Demeter bile göçer
yaşamın engellenmesine Granikos (Çanakkale-Biga) Çayının taşmasıyla öfkesini göstermiş
ve bu öfkenin bir başka yansıması da yörüklerin Kozak granit taşlarını parçalaması
biçiminde imgelenmiştir.
Neler yaşadı bu topraklar.. Truva Savaşlarında, Batılılar Çanakkale'ye saldırmıştı.
Ünlü Truvallı kahraman Hektor'u öldürdüler. Üç bin yıl sonra yine Batılı
emperyalistler Anadoluya saldırdı ve Mustafa Kemal, bağımsızlık savaşını
kazanarak Hektor'un öcünü aldı.
Bergama'da, Ege'de, Anadolu'da ve bizim tarihimizde bunca zenginlik, bunca verimlilik,
bunca güzellik varken ve bunca büyük işler yapılmış ve bunca büyük eserler bırakılmışken
2000'li yılların başında bu diyarda yaşayanların uyuyor olması; ilgisiz ve bilgisiz
durması şaşılacak bir şeydir.
Kentinizi bilin,
Kendinizi bulun..
|
|
YANIKOĞLU II
HİZMETİNİZDE
YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI
(Eski Mavi Market)
ismetbaytak@hotmail.com
bergamakuzeyege@hotmail.com
|