baslik1.jpg (7323 bytes)      

market2.gif (15838 bytes)

7 MAYIS 2001      SAYI: 405

baslik2.jpg (10108 bytes)

 Site İndeksi

Haberler

Köse yazıları

Politika kazanı

Kunye

Resmi telefonlar

Biraz Gülelim


MERHABA

ibrahim.JPG (15058 bytes)

İbrahim Baytak


DEMOKRASİ


DSP kongresinde, genel başkan adayı Sema PİŞKİNSÜT'e divan tarafından söz verilmemesi yanlış, ancak çok fazla önemi yok.
Esas önemli olan "konuşup konuşmaması için yapılan oylama ve oylamada 1189 DELEGEDEN sadece bir kişinin "KONUŞSUN" demesi.
BUNDAN DA ÖNEMLİSİ, "HAİN DIŞARI" DİYE SLOGAN ATILMASI, KONUŞSUN DİYEN DELEGENİN YAKA PAÇA DIŞARI ÇIKARILMASI.
DYP kongresinde de benzer olay yaşanmıştı. Tansu ÇİLLER' in karşısında aday Mehmet DÜLGER'e konuşma hakkı verilmiş, ancak salonda bulunan binlerce kişinin protestoları, üzerine atılan her türlü madde sonucu sözleri anlaşılmamış, konuşmasını tamamlayamamıştı.
Bütün bunlar partilerimizde, ülkemizde demokrasinin neden kurulamadığının, lider hegemonyasının neden devam ettiğinin açık kanıtı değil mi?
BU GİBİ OLAYLAR ASLINDA SUÇUN BİZLERDE OLDUĞUNU, APAÇIK GÖZLER ÖNÜNE SERMİYOR MU?


HALK GÜNLERİNE NE OLDU?
Belediye başkanlığının ilk günlerinde haftada bir, daha sonra 15 günde bir yapılan halk günleri. Ayda bir mahalle kahvelerinde yapılan halk günleri ne oldu?
Neden yapılmadığı açık. Eğer bu toplantılar devam etse, vatandaş BAŞKANI ilk günlerde olduğu gibi sessizce dinlemeyecek. "Verdiğin sözlere ne oldu." Diyecek. Üstüne üstlük vatandaşı isyan ettirecek uygulamalar Başkanın yüzüne söylenecek. İşte bunlar bilindiğinden halk günleri bitti.
Şimdi hiç kimseyi karşısına almadan, kimse ile tartışmadan, kimseye söz hakkı vermeden NİKE GAZETESİNDE başkan söyleyeceklerini söylüyor. "ANCAK VATANDAŞ BAŞKANA SORAMIYOR, SÖYLEYECEKLERİNİ SÖYLEYEMİYOR."
Başkan göreve geleli 2 yılı bitirdik. Neden bir basın toplantısı yapıp halka bilgi vermedi? Neden halkın sorularını, sorunlarını dinlemedi? Bunu yapmadı çünkü halkın tepkisinden çekindi.
Adaylığında neleri yapmak için söz vermişti, neler yaptı? Söz verdiklerinin hiç birini yapmadı. Hiç söz vermediği bir çok şey yaptı. Haksızlık yapmayalım büyük projeler hazırladı. Defalarca Ankara'ya gitti. Hükümetten, siyasetçilerden çeşitli sözler aldı. Geldi her şey bitmiş gibi halka müjdeler verdi. Fakat sonuçta yapılan hiçbir şey yok. Yapılan masraflar da boşa gitti. Hiçbir zaman gerçekleşmeyecek büyük işlerle, projelerle uğraşırken, kolayca halledilebilecek küçük işler unutuldu.
Vatandaş diyor ki; "Belediye çalışanlarını dama taşı gibi bir oraya, bir buraya gönderdi. Çalışanlara da vatandaşa da kızdı bağırdı. Babamı dinlemem deyip bildiğini okudu. Randevu verdiği kişileri bile kapısında saatlerce bekletti. Seçimden önce ekibimle geliyorum dediği halde ne partisi ne meclis üyelerini dinlemedi. Belediyeyi şirket gibi görüp her hizmetten kar düşüncesinde. Belediyenin kamu hizmeti yapan bir kurum olduğunu unuttu. Hizmet yapmadığı halde her şeye zam yaptı. En son pazarcı ve sergicilerden yer parası için 6 aylık peşin para istedi. Üstelik köyden biraz peynir, biraz yoğurt, yumurta getirip satacak, bunun yerine ihtiyacı olanları alacak bir adımlık yerde sergi açan köylüden de bu parayı istedi. Başkan bilmiyor mu ki? herkes günlük yaşıyor. Bırakın 6 aylık peşin vermeyi aylık verebilecek kaç kişi var? Birçok kişi sergi açamıyor. Balıkçıları da şehir içinden kovaladı. Kim giderde orada balık alır? "PAZAR YERİ YOK" sokakta kurulan sergilerden para alınıyor ve belediyenin Pazar bitince çöp toplamaktan başka bir hizmeti yok." Bunları vatandaş diyor.
Belediye başkanının daha 3 yıl süresi var. Haddim olmayarak basit bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum. "Büyük projeler rafa kaldırılsın. Başta belediye çalışanları ve meclis üyeleri olmak üzere gücendirdiği herkesle barışsın. Mesleğinde uzman olan herkesi dinlesin, bilgi alsın yapacaklarını ondan sonra yapsın. Belediyeyi kar eden bir kuruluş değil kamu hizmeti yapan bir kurum olarak görsün. Seçim beyannamesinde verdiği sözleri incelesin. Bergama' da yaşayanlar için hangi işler öncelikli ise, belediyenin kendi geliri ile hangileri yapılabilecekse onlardan işe başlasın. İşte o zaman halkın tepkisini değil desteğini görecektir.


NEDEN YAZMADIN?
Bu soru ile sık sık karşılaşıyorum. Yerel basın olarak yakınmaları, şikayetleri az veya çok yazıyoruz. Ancak bize "YAZ" diyenler neden yazmıyor? Yakındıkları konuları kendileri yazamıyorlar mı? Hep sorunlarımızın dile getirilmesini ve çözümünü başkasından mı bekleyeceğiz? Bazı kişilerde "şu konuyu yaz ama benim adımdan söz etme" diyor. Eğer bazı şeylerden yakınıyorsak elimizi taşın altına koymamız gerekmez mi? Yoksa Timurlenk fıkrasını bir kez daha mı yazmak gerek?



YANIKOĞLU II

HİZMETİNİZDE

YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI

(Eski Mavi Market)

 

baytak.gif (9634 bytes)

 

ismetbaytak@hotmail.com

bergamakuzeyege@hotmail.com

 

 

berg-int.jpg (4556 bytes)

 

cizgi1.jpg (425 bytes) cizgi2.jpg (579 bytes) cizgi3.jpg (545 bytes)

HER SALI GÜNCELLENİR