|
AYRAÇ
İsmet Baytak
BANKALARIN ÖZELLEŞTİRİLMESİ
Türkiye Kemal Derviş ile birlikte yeni bir yönetime giriyor. Kimi çevrelerce,
Eyalet Valisi olarak atandığı ileri sürülen Derviş'in, Dünya Bankasından,
ekonomiden sorumlu bakanlığa getirilmesi "iş çevreleri" tarafından
sevinçle karşılandı. Derviş neredeyse bir kurtarıcı olarak değerlendirildi. Yine
aynı çevreler Derviş'in ulusal bir ekonomi programı hazırlayacağını ileri sürmeye
başladı.
Dünya Bankası Genel Başkan Yardımcılığından gelen birinin uyruğu ne olursa olsun
ulusal bir program uygulaması mümkün değil. Derviş'in uygulayacağı program eski
uygulanan programın tıpkısı olacaktır. Fark sadece seçmenlerden, ulusal yapılardan
çekinerek uygulanamayan; Bankaların, Telekom 'un, THY'nin v.b. özelleştirmeleri
olacaktır.
Ekonomik bunalımın tüm yükü yine orta ve dar gelirli kesime yüklenecek. Zenginler
yine çok zengin, fakirler yine çok fakir olacak, orta kesim de ayakta kalması
zorlaşacaktır.
Medya ve Holdinglerin iç içe geçtiği günümüzde bankaların özelleştirilmesi için
yoğun bir bombardımanla karşı karşıyayız.
Ekonomik bunalımın kaynağı devlet bankaları olarak gösteriliyor.
Oysa gerçek hiç de öyle değil. Günümüzde özel bankalar devletin sırtında büyük
bir yüktür ve bunalımın temelinde de özel bankalar önemli bir yer tutmaktadır.
Türkiye 'nin en büyükleri olan Koç ve Sabancı da dahil olmak üzere hemen tüm
holdingler devletten beslenmektedirler. Bankalar topladıkları paraları devlete
satmaktadırlar. Bankaların kuruluş amacı, vatandaştan topladıkları paraları
yatırımcılara kredi olarak vermek, yatarımcılar da yeni iş olanakları yaratarak,
artı değer üreterek para kazanmak ve bankaya borcunu ödemektir. Hangi banka bu işlevi
görüyor? Bankalar eski verdikleri kredileri bile hemen geri istiyor. Bankaların
kendilerine para lazım. Çünkü yüksek faizle devlete satacaklar.
Devlete para satmaktan başka özel bankalar bir de kendi şirketlerine parayı
aktarıyorlar. Sonra da devlet güvencesinde olduğu için önceden özelleştirilen
bankalar da dahil tekrar devletleştirilerek borçlar devlet tarafından ödeniyor.
Yaşarbank gibi.
Kamu bankalarının özelleştirilmesi yerine öncelikle denetime alınarak, verilen
krediler araştırılmalı ve sorumluların tüm varlıklarına el konularak, cezai işlem
başlatılmalıdır.
Batmakta olan özel bankaları yasal düzenlemeler yaparak kurtarmak yerine devlet
güvencesi kaldırılmalıdır.
Devlet şayet para toplamak istiyorsa bunu özel bankalara trilyonlar kaptırarak değil
doğrudan kendisi toplamalıdır.
Ülkemizde, işsizlik önlenmeden, ekonomik büyüme sağlanmadan bunalımdan çıkamaz,
enflasyonu önleyemez tersine, görüldüğü gibi bunalım daha da artarak sürer.
Bunları yapabilmek için ise 1930’lu yıllarda uygulanmaya başlanan Ulusal Kalkınma
Planlarına geri dönmek gerekir.
Uluslararası finans kuruluşlarının tepeden atadığı adamlar ise ancak ve ancak
bağlı bulunduğu finans kuruluşlarının çıkarlarını korumakla görevlidirler.
Bunalımdan çıkış yolu ulusal bir programdadır. Bunu yapabilmek için de "Emek
Platformunun" bileşenlerinin; esnaf ve çiftçilerinde katılması ile genişlemesi
ve ülke sorunlarına sahiplenmesinden geçer.
|
YANIKOĞLU II
HİZMETİNİZDE
YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI
(Eski Mavi Market)
ismetbaytak@hotmail.com
bergamakuzeyege@hotmail.com
|