baslik1.jpg (7323 bytes)      

market2.gif (15838 bytes)

26 MART  2001      SAYI: 399

baslik2.jpg (10108 bytes)

 Site İndeksi

Haberler

Köse yazıları

Politika kazanı

Kunye

Resmi telefonlar

Biraz Gülelim


MERHABA

ibrahim.JPG (15058 bytes)

İbrahim Baytak


KALDIRIMLAR

İşi olmayana "kaldırım mühendisi" denilir. Eskiden "Arnavut kaldırımları" vardı.
Kentlerimizdeki "KALDIRIMLARIN İŞGALİ" engellenemiyor. Kaldırımlara bir ara araçlar park ediyordu. Kaldırımlar yüksek yapıldı, araçlar kaldırıma çıkamadı.
Ancak kaldırımları esnaf ve seyyar satıcıların işgali önlenemiyor. Vatandaş "kaldırımlar işgalden kurtarılsın" derken esnaf ve seyyar satıcılar kaldırımlara da sığamıyor, yola kadar iniyor.
Hep çarşıdaki esnafın kaldırım işgalinden söz ediliyor. Halbuki ilçemizde İnönü ve Mustafa Yazıcı caddeleri başta olmak üzere mahalle aralarındaki mobilya mağazaları ve tamircilerin yolları bile işgali çok daha vahim. Mobilyacılar salon, oturma odası takımları kaldırımlarda hatta yollarda değil mi? Mahalle aralarındaki tamirciler yolları işgal etmiyor mu? Yolda kamyon kasası bile yapılmıyor mu?
Kaldırımlar işgalden kurtulsun diyen kaç kişi, esnaf kaç kişi? Kim haklı? Ne yapılmalı? Esnafın kaldırım işgaline 20-30 cm izin verilsin diyenler, bir ay geçmeden esnafın kaldırımı yetersiz görüp yola da indiğini görecektir. Öyle değil miydi?
Bu güne kadar esnafın malını gündüz kaldırımda sergilemesine ses çıkarılmadığı için dükkanına koyduğu buz dolabını, vitrinini 20-30 santim kaldırıma çıkarmadı mı? Dükkanının önüne kendi arabasını koymuyor mu? Arabasını koymuyorsa yola tabure koyup kısa süreli de olsa kimseye araba park edilmesine izin vermiyor. Yani esnafın dükkanının önündeki kaldırım da, yolda sanki esnafın tapulu malı. Malların teşhir yeri kaldırımlar mı, yoksa vitrinler mi? Kim ne derse desin kentlerdeki vatandaşın büyük çoğunluğu kaldırım işgallerinden şikayetçi. Bu nedenle Vatandaş, belediyenin kaldırım işgaline son veren uygulamasını destekliyor.
Fakat, esnaf hiç merak etmesin. Kaldırım işgaline karşı olan vatandaş her zaman olduğu gibi sessiz kalacak, sesini gür çıkaran esnafın baskısına dayanamayan belediye başkanı kısa süre sonra kaldırımları eskiden olduğu gibi işgaliye parası karşılığı esnafa terk edecek.
ULUSAL PROGRAMI KİM DESTEKLİYOR?
Halk ne yapsın inanmasa, güvenmese de "TEK ÇARE" denilen programın başarıya ulaşmasına bağlamış umudunu. Programdan anladığı gördüğü tek somut gerçek yapılan zamlar. Bunun gibi onlarca program görmüş hep hüsrana uğranmış. Ne çare ki yapacak bir şey de yok. Bu nedenle sessizce bekliyor. "YETKİLİLER, HALK PROGRAMA TAM DESTEK VERİYOR" diyorlar. Sessiz kalmak destekse eğer vatandaş destekliyor.
Halk "şimdi elinden bir şey gelmiyor" diye sessiz kalsa da, iktidarı ile, muhalefeti ile, parlamento içinde veya dışında tüm partilere vereceği dersi seçimlere saklıyor. Şimdilik "var olan partilerin hiç birine oy vermem" diyorsa da, gün doğmadan neler doğar diye düşünüyor.
PROGRAMA GÜVEN !
20 ve 21 martta çıkarılan devlet borç senetleri kapış kapana gitmiş. 7 trilyonu aşkın borç senedi satılmış. Bunun nedeni de açıklanan ekonomik programa halkın güvenmesi imiş.
Acaba öylemi.
Yoksa elinde parası olup da "FIRSAT BU FIRSAT, YÜKSEK FAİZLE PARAMI 2 ye 3e KATLIYAYIM" diye düşünenler mi almış bu borç senetlerini? Acaba 65 milyon nüfusu olan ülkemizde kaç bin kişi almış bu borç senetlerini?
Evine ekmek götürecek para bulamayan işsiz, 110 milyon asgari ücret alan işçi, ortalama 200 milyon maaş alan memur, Bağ - Kur primini vergisini ödeyemeyen kepenk kapatan esnaf mı almış bu yüksek faizli devlet borç senetlerini?
Yoksa, yıllardır faiz geliri ile geçinen, parasının nereden geldiği belli olmayan bir avuç zengin mi almış? Bunu da açıklasalar da öğrensek.
TASARRUF TEDBİRLERİ
Hükümet tasarruf tedbirleri alacakmış. Yapacakları şey taşrada ki devlet kuruluşlarına genelge gönderip "acil olmayan hiçbir şey almayın" demek. Taşra kuruluşlarına ödenek gönderiliyor mu ki? Telefon parası bile gelmediğinden telefonlar kesiliyor. Bütün devlet kurumları kurdukları derneklere topladıkları bağışlarla ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Kurum müdürleri hizmeti yapabilmek için kalem, kağıt almak için, aracına benzin, bozulan aracını tamir ettirmek, kaloriferine yakıt almak için neler çekiyor bilen bilir. Ankara'da, bakanlıklarda tasarruf tedbirlerine uyan oluyor mu? .
Ödenek gönderilmediği için zaten parası olmayan kurumların tasarruf tedbirlerine uymasını istemenin mantığı var mı?



YANIKOĞLU II

HİZMETİNİZDE

YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI

(Eski Mavi Market)

 

baytak.gif (9634 bytes)

 

ismetbaytak@hotmail.com

bergamakuzeyege@hotmail.com

 

 

berg-int.jpg (4556 bytes)

 

cizgi1.jpg (425 bytes) cizgi2.jpg (579 bytes) cizgi3.jpg (545 bytes)

HER SALI GÜNCELLENİR