kuzeyege

Site İndeksi

MERHABA

İbrahim Baytak

KİM DOĞRU SÖYLÜYOR?

"Siyasetçilere inanmıyor, güvenmiyoruz" desek de, inanma. ZEKERİYA TEMİZEL' in maliye bakanlığı sırasında çıkarılan vergi yasası daha uygulamaya konmadan bombardımana tutuldu. Kara parası olup bu paranın nereden geldiğini açıklayamayan, faiz gelirleriyle geçinip beş kuruş vergi vermeyen kişiler karşı çıkabilir. Bankada kuruşu olmayan bizler de karşı çıkmadık mı? Neden? Bazı politikacıların sözlerine hemen inandık da ondan.
Vergi yasasının birçok maddesi değiştirildiği, mali milat ertelendiği yasa uygulanamadığı halde hala bu "günkü krizin nedeni vergi yasası" diyorlar. Yine bizi kandıracaklar. Yine bize hedef şaşırtacaklar. Yine bizi kendilerinde suç olmadığına inandıracaklar.
Ne yazık ki biz kolayca her denilene inanıyor, kolayca aldanıyor, çıkarımızın nerede olduğunu bir türlü bilemiyoruz. Sonra da dizimizi dövüyoruz. "Elim kırılaydı" diyoruz. Her denilene inanmadan önce, biraz düşünsek, mantığımıza, bilgimize yatıyor mu? Buna baksak olmaz mı?. Diyelim kimin doğru, kimin yanlış söylediğini anlayamadık. Karşı fikri savunanı da dinlersek ne kaybederiz? Bilgimiz yeterli değil, kimin doğru söylediğine karar veremedik. Bilgi yarışmasında değiliz ya "hangisi doğru, hangisi yanlış" hemen cevap vermemize gerek yok. Tanıdıklarımıza, bu konuda bilgisi olanlara soramaz mıyız?
Biz ne yaptık? MALİ MİLAT kalksın diyenlerin korosuna katıldık. Biz ne yaptık? FAİZ GELİRLERİNDEN VERGİ ALINMASIN diyenlerle birlikte "ALINMASIN" dedik. Sonunda ne oldu? Bizden alınan vergiler % 15 den % 20 ye çıktı. Geriye dönük hayat standardı getirildi. KDV oranları arttı. Yine yetmedi Devlet içerde ve dışarıda borçlanmaya devam etti. Devletin vergi gelirleri alınan borçların faizlerine yetmez oldu. Gelsin vergiler, gitsin zamlar. Acısını kim çekti? Dar gelirli Esnaf, işçi, memur, küçük çiftçi yani bizler.
MALİ MİLAT neye di? 3 miyar 500 bin TL. den fazla parası olanlar paralarını bir gün bankaya yatıracaklar, ertesi gün çekeceklerdi. Mali Milat denen o gün bankada parası olanlara "parası ne kadar olursa olsun" harcarken bu parayı "nereden buldun?" diye sormayacaklardı. O gün bankaya yatırmayanlar 3 milyar 500 milyondan fazla para ile bir şey almaya kalkarlarsa "nereden buldun? Diye sorulacak, vergilendirilmiş kazanç değil ve nereden kazandığını ispatlayamıyorsa, bu paraya el falan konulmayacak, sadece vergisi alınacaktı.
Peki faiz gelirleri için ne olacaktı? Yılda 3 milyar 500 milyon TL. den fazla faiz geliri varsa vergilendirilecekti. Şimdi 50 milyar liraya kadar faiz geliri olanlar vergi vermiyor. Peki buralardan para alamayan Devlet parayı nereden alıyor? Asgari ücretliden, dar gelirliden, tabi ki bizden.
Şimdi kafamıza belki dank etti ama atı alan Üsküdar'ı geçti. Yinede bundan ders almasını bildik bu bize yanımıza bundan sonra kar olur.
SİZ NEDEN TASARRUF ETMEZSİNİZ?
2002 yılı için hazırlanan bütçede TBMM için % 45 artışla 155 trilyon ayrılmış. Milletvekili maaşları için 29 trilyon 158 milyar ayrılırken, bunun 4 katı 126 trilyon vekillerin YOLLUK (1 trilyon 15 milyar), LOJMAN (102 milyar), ELEKTRİK VE SU GİDERLERİNE (1 trilyon 380 milyar), SAĞLIK (personel dahil 3 trilyon 600 milyar), İLAÇ (1 trilyon 260 milyar), YENİ ARAÇ ALIMI İÇİN ( 338 milyar) için kullanılacakmış. Ayrıca Meclis başkanı için kırtasiye ve temsil gideri olarak 292 milyar talep edilmiş.
SAYGINLIK!
Vekiller, kıyak maaş ve kıyak emeklilik için Anayasada yaptıkları değişiklik Cumhurbaşkanı tarafından "REFERANDUM" a götürülünce, maddeyi eski haline getirme kararı aldılar. Ancak değişikliğe oy vermek için AK parti Tayyip ERDOĞAN' ın, SP ise Necmettin ERBAKAN' ın yasağının kısaltılması için pazarlık yapıyormuş. Siyasi partiler ve politikacılar neden saygın değiller diye soruyorlar . Anlaşılmıyor mu?
KARGA VE TİLKİ
Ağaçtaki karganın ağzındaki peyniri almak için tilki karganın sesini övmeğe başlamış ve "güzel sesinle bir şarkı söyle de dinleyelim" demiş Karga ağzını açınca peynir yere düşmüş ve tilki de bir güzel mideye indirmiş.
Bu fıkrayı hepimiz biliriz de ders alır mıyız? Şimdi Avrupa ve ABD bizi öve öve göklere çıkarıyor. Bizden bir peynir alacak ama bakalım belki bu kez bizi kandıramaz.



29 EKİM 2001 SAYI: 430