kuzeyege

Site İndeksi

MERHABA

İbrahim Baytak

RTÜK
RADYO TELEVİZYON YASASINDA (RTUK) yapılan değişiklik Cumhurbaşkanı tarafından veto edildi. Veto gerekçelerini de açıkladı.
Yasa parlamentoda görüşülürken renkli medya yasanın ne kadar iyi, demokratik olduğunu yazmakla bitiremedi, İslamcı basının ve TV'lerin sermayelerinin kimden geldiğinin bilinmediğini, yasa çıkarsa bunun açığa çıkacağını, bu nedenle yasanın değiştirilmesine karşı çıkılığını bile yazdı.
Renkli Medyanın RTUK yasasını desteklemesinin nedeni demokratik olmasından falan değildi. Halen yürürlükte bulunan yasaya göre TV sahipleri devlet ihalelerine giremiyor. Yeni yasa ise buna izin veriyordu. Gazete ve TV sahipleri devlet ihaleleri girme hakkını elde ettiler mi ellerindeki silahları (gazete ve TV) kullanarak avantajlı duruma geçeceklerdi. TV ve gazetesinden kar etmese de kark etmezdi. Nasılsa devletten aldığı ihalelerle trilyonlar kazanacaklardı.
Ama bu hesap tutmadı. Yanlış hesap köşkten döndü. Ümitler söndü. Üstelik vetoyu eleştirmeğe bile cesaret edemediler. Acaba cumhurbaşkanı başkası olsaydı ne yapardı? Şu kesin ki şimdiki Cumhurbaşkanının kesinlikle "rutin dışına çıkmağa niyeti yok" Çıkan yasaların anayasaya uygun olup olmadığına, alınan kararların yasalara uygun olup olmadığına göre karar veriyor. Eleştirilmekten çekinmiyor. Çünkü verdiği kararlarda hukukun üstünlüğünü, anayasa ve yasaları ölçü alıyor. Hiçbir zaman siyasi ve duygusal karar vermiyor.
Ülkemizde en çok güvenilen kişi ve kurumlar içinde Cumhurbaşkanı birinci sırada yer alıyor. Haksızlığa uğradığına inanan kişi Cumhurbaşkanından yardım istiyor. Ancak kim olursa olsun, hangi görevde olursa olsun desteğe de ihtiyacı vardır. Cumhurbaşkanından birçok şey bekleyenler, yardım isteyenler destek de olacaklar mı?
Örneğin Cumhurbaşkanının yetkileri ve süresi kısıtlanmak isteniyor. Buna karşı ne yapıyoruz. Meclis başkanlığına, siyasi parti liderlerine, yöremiz milletvekillerine "böyle bir anayasa değişikliğini yapmayın" diye mektup yazdık mı? Telefon ettik mi? Faks çektik mi?
Eğer Cumhurbaşkanından bir şeyler bekliyorsak, ona gelecek saldırılara karşıda göğsümüzü siper etmemiz, ona destek olmamız gerekir.

TÜTÜN YASASI
Tütün yasası parlamentoda kabul edildi. Tütün yasası ne getirip ne götürüyor? Kaliteli tütünün yetiştirilmesini sağlamak için değil bu yasa. Tütün ve tütün mamulleri zararlı olduğu için üretimi düşürmek içinde değil bu yasa. Topraklarında daha iyi ürünler yetiştirilmesine halkı teşvik ve yönlendirilmek için de değil bu yasa.
Peki öyleyse neden? Öncelikle IMF istediği için. Sonra yabancı sigara tekellerinin rahatlıkla yatırım yapabilmesi için. Ülkemizde yabancı sigara tekellerinin sigara fabrikaları rahatlıkla kurulabilecek. Üstelik bu sigara fabrikaları ülkemizde yetişen tütünleri değil kendi tütünlerini işleyecek. Yerli sigaralar güçsüz kalacak, belki de yabancı sigara tekelleri tarafından yerli markalar satın alınacak. Böylece ülkemiz tütüncülüğü ölecek. Tütün ile geçinen milyonlarca aile çaresiz kalacak. Yabancı sigara tekelleri markalarının reklamlarını yapacak. Bunun için her türlü olanağı deneyecek. Otomobil yarışları, yelken yarışları gibi. Belki de futbol basket, voleybol, güreş gibi spor dallarına göğüs reklamı verecek.
Bütün bunların zararları 20 - 30 yıl sonra görülecek ve çok acılar çekilecek ancak 30 yıl sonra bu yasaları çıkaranların hangini bulup hesap soracaksın ki? Üstelik bulsan bile onlar çoktan kendilerini koruyacak yasaları parlamentodan çıkarmış olurlar ve kimse hiç birine elini bile dokunamaz.
GERÇEKTEN İSTESENİZ SİZİ KİM TUTUYOR?
Bir kişi veya kurum ya suçludur veya suçsuz. Buna yargı karar verir. Yargılama devam ederken yargılamayı etkileyecek bir açıklama yapılamaz. Ne yazık ki bunlar ülkemizde hep oluyor. Aylardır yargılanan FP davası son aşamasına gelmiş, sözlerine bakarsanız hiçbir lider FP sinin kapanmasını istemiyor. Parti kapatmak demokrasiye aykırı imiş.
Be kardeşim partileri sade vatandaş kapatmıyor. Anayasayı değiştirme yetkisi de vatandaş da değil. Eğer gerçekten FP si ve başka bir partinin kapanmasını demokrasiye aykırı buluyorsanız ve bunda samimi iseniz bu güne kadar neden anayasada bir değişiklik yapmadınız?



25 HAZİRAN 2001 SAYI: 412