baslik1.jpg (7323 bytes)      

market2.gif (15838 bytes)

23 NİSAN  2001      SAYI: 403

baslik2.jpg (10108 bytes)

 Site İndeksi

Haberler

Köse yazıları

Politika kazanı

Kunye

Resmi telefonlar

Biraz Gülelim


MERHABA

ibrahim.JPG (15058 bytes)

İbrahim Baytak


KEMAL DERVİŞ
Kemal DERVİŞ neden geldi? Neden ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı oldu? Bunu bilmeden değerlendirme yapılamaz. Yapılan ekonomik programa hükümet "destek" verdiğini açıklıyor. Öyleyse bu program gerçekten hükümetin değil Kemal DERVİŞ ve parasal yönden destek verecek Dünya bankası, IMF gibi kuruluşlar ile, yine destek verecek başta ABD olmak üzere batılı ülkelerin programı.
Açıklanan programda neler var? Ülke bu durumlara nasıl geldi diye tespit, bir daha bu duruma gelinmemesi için nelerin yapılacağı, Bir daha böyle bir duruma gelinmemesi için yapılması gerekli yasal düzenlemeler. Programda belirtilenler yapılmazsa, parasal yardımın gelmeyeceği anlaşılmakta. Ancak siyasetçiler ve iktidar hala işin önemini kavrayamamış olmalı ki, bazı yasal değişiklikleri kabul etmek istemiyor. Bu değişiklikler yapıldığında ekonomik bunalım sona erer mi? Bir daha böyle bir sorunla karşılaşılır mı? Bilemeyiz. Fakat bunu kabul etmiyorsanız yerine alternatifinin gösterilmesi gerekmez mi? Eğer iktidarın ve diğer siyasi partilerin çözümleri varsa neden iktidarları döneminde uygulamadılar? Neden yıllardır, enflasyon, hayat pahalılığı, işsizlik çektirildi vatandaşa? Demek ki siyasetçiler bunu beceremedi
Kemal DERVİŞ değil de ülkemizden bir ekonomist onun yaptığını yapamaz mıydı? Yıllarca ülkemizdeki bir çok bilim adamı yapılan yanlışlıkları söyledi ve söylüyor. Ancak siyasetçiler bildiğinden şaşmıyor. Ülkemizden bir ekonomist ayni programı yapmış olsa bile bunu iktidarı ve muhalefeti ile hiçbir partiye ve birçok kişi ve kuruma kabul ettiremezdi. Çünkü arkasında yaptırım gücü yoktu. Ancak Kemal DERVİŞ'in durumu başka. Arkasında güçlü bir destek ve yaptırım var. Program desteklenmez, istenen yasal değişiklikler yapılmazsa para gelmeyecek. İşte Kemal DERVİŞ'in eli bu nedenle güçlü. İşte bu nedenle yasal değişiklikleri yapmak zorunda kalıyorlar. Ya sorunu kendi başlarına çözecekler, ki bunun mümkün olmadığı görüldü veya parasal destek alabilmek için Kemal DERVİŞ'in programını uygulayacaklar.
Her ne kadar bu program işçi, memur, çiftçi, küçük esnaf, işsiz, tüm dar gelirlilerin sorunlarını çözmeyecek deniyorsa da, en azından bundan sonra siyasilerin ellerindeki bir takım kaynakların kesilmesi sağlayacak. Ancak bu değişikliklerle birlikte yapılması gereken siyasi partiler ve seçim yasası değişiklikleri ile adalet reformunun yapılması, dokunulmazlıkların kaldırılmasıdır. Bunların ekonomik bunalımın çözümünde faydası olmasa da bundan sonra bu güne kadar yapılan birçok yanlışın yapılmasını engelleyecektir.
ÖLÜM ORUÇLARI
Ülkemizde yıllardır cezaevlerinde, kaç isyan çıktı, her isyanın bastırılmasında kaç kişi öldü bilmiyorum. Cezaevlerine silah, uyuşturucu, cep telefonu ve birçok yasaklanmış şeylerin girmesi, tüneller, firarlar, sayım sorunları gibi Cezaevlerinin güvenlik sorunu da çözülemedi.
F tipi cezaevleri ile soruna çözüm bulunacağı söylendi ve bu cezaevleri yapıldı. Buna karşılık başta barolar olmak üzere birçok kişi ve kurum F tipi cezaevlerine karşı çıktı. Cezaevinde direnişler oldu. 100 lerce kişi ölüm oruçlarına başladı.
Bütün görüşmelere rağmen anlaşma sağlanamayınca denildi ki "ölüm oruçlarına yatanlar örgüt baskısı ile bunu yapıyorlar." 30 kişinin ölümü ile sonuçlanan, adına "hayata dönüş operasyonu" denilen bir müdahale ile cezaevlerine girildi. Mahkumlar F tipi cezaevlerine nakil edildi.
Ancak ölüm oruçları sona ermedi. Katılanların sayısı daha da arttı. Ölüm oruçlarının başlamasından 60 günden fazla zaman geçince ve ölümler gerçekleşmeyince bu kez de "ölüm orucuna yatanlar gizli gizli yiyorlar" denilmeğe başlandı. Ancak bu gün ölüm orucunda ölenlerin sayısı 14 ü buldu.
Art arda gelen ölümler yurt dışında da gündeme gelince, baroların da tekrar devreye girmesi ile, görüşmelere yeniden başlandı. Şimdi, terörle mücadele yasasında değişiklik yapılarak, günün belli saatlerinde mahkumların ortak kullanım alanında bir araya gelmesi sağlanacak. Peki bu değişiklik 14 kişi ölmeden neden yapılmadı?
Başka ülkeler bu sorunlarını nasıl çözmüşler? Biz yıllardır neden çözememişiz? Bu güne kadar yaşanan cezaevi sorunlarında ve ölümlerde, bütün sorumluluk yıllardır bu sorunu çözemeyen yetkililerde değil mi?
Başta Adalet bakanlığı olmak üzere yeni ölümler olmadan bir çözüm bulunması ve bu çözümün bir daha böyle sorunlar yaşanmaması için kalıcı olmasını diliyorum.



YANIKOĞLU II

HİZMETİNİZDE

YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI

(Eski Mavi Market)

 

baytak.gif (9634 bytes)

 

ismetbaytak@hotmail.com

bergamakuzeyege@hotmail.com

 

 

berg-int.jpg (4556 bytes)

 

cizgi1.jpg (425 bytes) cizgi2.jpg (579 bytes) cizgi3.jpg (545 bytes)

HER SALI GÜNCELLENİR