baslik1.jpg (7323 bytes)      

market2.gif (15838 bytes)


2 NİSAN  2001      SAYI: 400

baslik2.jpg (10108 bytes)

 Site İndeksi

Haberler

Köse yazıları

Politika kazanı

Kunye

Resmi telefonlar

Biraz Gülelim


GÖZLEM

kaya.jpg (2578 bytes)

Ali KAYA

31 MART OLAYI


Tarih 31 Mart 1325 Salı Günümüz takvimine çevrildiğinde; 13 Nisan 1909'u gösterir bu "uğursuz gün" Karanlıkların aydınlığa gebe kaldığı gecelerden birinden, saatler 02.45'i gösterirken, neler olup bittiğinin bir türlü ayrımına varamayan İstanbul halkı, silah sesleriyle uyanırlar tatlı uykularından. Aylar öncesinden geleceği belli olan şeriatın ayak sesleridir bu gelen.
Şer'i hükümlerin devlet yönetiminde ve yaşamında zaten uygulandığı Memalik-i Osmaniye'de; daha çok şeriat istemiyle, daha da karanlıklara çekilmek isteniyordu ülkemiz. İkinci Meşrutiyetle gelen esnekliğe ve kazanılmış haklara bir isyandır bu 4. Aycı Taburu'nda baş gösteren kanlı eylem. (Cumhuriyet Türkiye'sinde başbakanlık yapmış birinin; "kanlı mı gelecek, kansız mı?" dediği şeyin, kanlı bir denemesidir bu.)
Tarih kitapları o günü "31 MART OLAYI" olarak kaydederler sayfalarına.
Kanın, kanla yunmayacağını herkes bilir de; çivinin ancak çiviyle sökülebileceği adettendir. Ordu içinde çıkan bu isyanı, yine Selanik'ten gelen Mahmut Şevket Paşa komutasındaki Hareket Ordusu bastırır.
Osmanlı tarihinde sıkça rastladığımız " Yeniçeri İsyanları'nın hemen hepsi "din" ve "şeriat" sloganlarına sarıldığı halde; gerçekte " para" isteklerine dayandıkları için, her seferinde istekleri yerine getirilerek isyan bastırılıyordu. Oysa bu seferki tamamen gerici bir ayaklanmaya dönüşmüş ve ideolojik bir görünüm almıştı. Karanlığın bu en koyu saatlerinde; "Şeriat isterüük!" diye sokağa dökülenler, görülmemiş bir gövde gösterisiyle bu çirkin isyanı başlatırlar.
Kimler yoktu ki bu isyana katılanlar arasında: Ahrar Fıkrası ve İttihad-ı Muhammedi Cemiyeti başta olmak üzere, ilmiye talebeleri, ulema takımı, alaylı subaylar, Kamil Paşa ve oğlu Sait Paşa, İttihat ve Terakki'de aradığını bulamayan muhaliflerden Derviş Vahdeti ve Murat Bey.
Ordu içindeki "Harbiyeli Subaylar'la Alaylı subaylar"ın ikilemi; medrese mollalarının askere alınmalarıyla çıkarlarının bozulması, Meşrutiyet'e karşı Saray çevrelerinin tepkisi, isyana katılanların kısa sürede çığ gibi büyümesine neden oldu.
(Bugün de; çıkarları bozulanlarla, kişisel ve örgütsel çıkar peşinde koşanlar, kendi çıkarlarını ülke çıkarlarının üstünde tutanlar, rant partileri (RP) ve Ahrar partileri (AP) uzantıları bu istemlerini kaldıkları yerden günümüzde de sürdürerek; laik Cumhuriyeti'imize başkaldırışları ve ordu içine de sızarak, hangi 31 Mart'ta başlatacakları belli olmayan böyle bir gerici isyanın hazırlığı içinde oldukları belli olmuyor mu?..)
"31 Mart Olayı" siyasal tarihimizin en önemli dolaylarından ve hassas dönemeçlerinden birisidir. Konu, o günden bugüne araştırmacılar ve bilim adamlarınca çok fazla işlenmiş; "nedenleri" üzerinde çeşitli yorumlar yapılmıştır. Bu işlerin temelinde iç huzursuzluklar kadar, Batılı devletlerin (özellikle İngiltere'nin) parmağı vardır.
(Daha sonraki "Menemen Olayları'nda şeriatçı yobazları çil çil altınlarıyla besleyenler de onlar değiller miydi zaten?)
31 Mart gerici isyanın başlamasındaki nedenler, günümüz irtica hareketlerinin oluşması ve gelişmesiyle nasıl da bir benzerlik göstermektedir! Tarihten ders almayanlar, tarihi tekerrür ettirmeye çalışıyorlar.
Volkan, Mizan, Serbesti, İkdam gazeteleri, bugün de başka adlar altında yaygaralarını sürdürmektedirler ve hala 91 yıl önceki gibi hep aynı plağı koymaktadırlar! Neydi o asırlar süren ve bir türlü de bitmek bilmeyen teraneleri? "Din elden gidiyor" "Kadınlar başı açık geziyorlar" "Ordu namaza izin vermiyor" ve Kahrolsun mektepliler!
Eylemleri de hemen hemen aynı Bizden olanlar, olmayanlar Okulları kendi istemlerine ve sistemlerine göre yeniden yapılandırmak Orduya sızma girişimleri Aydın düşmanlığı ve katlini vacip görmek. Yazılarıyla onları hedef göstermek. Sövmekle başlayan hakaretlerine dövmekle sürüp giden tehdit ve sindirmeyle susturmaya çalışmak!
Böylesi bir ortamdan hep birlikte geçtik geçiyoruz. İlkelerimizden ve en doğal haklarımız dan ödünler vererek üstelik! Onları ve olabilecekleri görmezden gelerek! Önümüz deki İran, Afganistan ve Cezayir örneklerini görerek, yaşayarak ve insanlık adına acı duyarak!



YANIKOĞLU II

HİZMETİNİZDE

YANIKOĞLU SÜPER MARKETİN İKİNCİ MAĞAZASI AÇILDI

(Eski Mavi Market)

baytak.gif (9634 bytes)

ismetbaytak@hotmail.com

bergamakuzeyege@hotmail.com

 

berg-int.jpg (4556 bytes)

 

cizgi1.jpg (425 bytes) cizgi2.jpg (579 bytes) cizgi3.jpg (545 bytes)

HER SALI GÜNCELLENİR